İşte yine yalın bir akşamda yalnızım

Alacakaranlıktan koparılmış

Epeyce bulutlar kaynıyor gökyüzünde

Ay yapayalnız bir köşede

Yıldızlardan uzak

Kendi sessizliğinde


Gözlerimde kederli türküler

Kalbimde karamsar hülyalar

Yıldızlar kaymayacak bu gece

Pırıl pırıl parlayacak

Kendi sessizliğinde


Yağmur saçlarımı okşuyordu sanki

Sert rüzgarlar vuruyor çehreme

Kar yağıyor lapa lapa

Üşüyorum, donuyorum, buz kesiyorum

Kendi sessizliğimde


Kalbim mavi denizde savruluyordu

Kendi sessizliğinde

Kalbim bir bebek gibi çığlık atıyordu

Kendi sessizliğinde


Güne başlarken şiirle mi başlamalı?

Yoksa her şiirde kendini mi bulmalı?

Sabah yine kahvaltıdan önce gelmişti misafirlerim; akıl, yürek...

Hem aklıma hem yüreğime sağlık olacaktı


Görmek bir çiçeği ansızın

Taptaze ve narin

Kuşların sesini duymak

Sessiz ve sakin

İnsanı görmek

Sevecen veya hain

Artık bakarak görüyorum

Yeniden açtım gözlerimi

Hayallerden sıyrılırken benliğim

Hakikatle karşılaşıverdim

Gülmeyen gözlere, açmayan çiçeklere

Çıkmayan papatya fallarına

Çalmayan enstrümanlara dayanamıyorum

Sevgisiz dünyamızda

Gönül çiçeğim