bu gün turunculukları gelir geçer.
sevda bir bıçak gibi saplanır göğsüne,
gökyüzüne bakıp kendini avutursun.
kulağında sesim yankılanır,
durup etrafına bakınırsın
yokum, keşke olsam.
bir anlık düşüşten sonra hızlıca kalkarsın,
hayat seni hiç bilmediğin bir anıya götürür
bir ağacın renkli yaprakları da iyi gelmez
belki okulun son günü söylenen marş bile gülümsetmez seni
olsun, sen çabala.
şimdi lise kapısında hafta sonu ne yapacağını konuşan iki çocuk oluverseydik,
koluna girseydim usulca
bahçeli'den tunalı'ya yürüseydik
"her aşk bir gün biter mi?" deseydim
uzun, bitmek bilmeyen cümlelerinle
yol ne çabuk bitti diye düşünseydim.
sevdiğimiz o mekanın önüne gelince,
aniden durup gülümseseydin
ben, benim için yaptıklarını keşfetseydim
sen, senin için yapmadıklarımı es geçseydin.
dost, anne, baba,
en sonunda bir aşık olsaydın bana
seni hazana benzetişim de
senin beni şifacı sanman da dinseydi aynı anda.
tüm güller soluverseydi,
sen tunalı'dan eve yürüseydin
benim daha çok yolum var deyip,
bir otobüse el etseydim.
o iki liseli olarak kalsaydık
kendimi sevginin emin ellerine bıraksaydım
yani kaderimde maşuk olmak da varmış deyip
aynı şarkıyı çalsaydım
senin de bir yerlerde gülümsedigini bilerek
gülümseseydim,
olsun.
Saltukhan kır
2024-01-03T02:16:42+03:00Ankara’yla bozuşuruz