Karanlığın ortasında yapayalnız

Karalarken bembeyaz sayfalardan birini

Bir uğultu... Ardından hışım...

Söndürdü mum ışığını birden

Selam verdi önce sessizliğin sesi

Korktum, dondum...

Kalkamadım oturduğum yerden.

Geçti karşıma oturdu

Sonra sordu: "Nasılsın ey sefil!"

Eğdim başımı sustum hiç cevap vermeden.

Güldü seslerin en sessizi,

Sordu: "Dilsiz misin sen?"

Dedim: 'Yazı yazarım, hiç konuşmam ki ben!'

Dedi: "Sen rezalet timsâlisin!

Yazı yazsan kime ne..."

Enkazında ezilirken hayatın

Acımasız sözleri incitti beni yine de.

Dedim: 'Ben bir garibim, evvel zaman içinde.'

Dedi: "Sen gariplerin en zelilisin,

Yazmak senin neyine!"

Aldırmadım bu sefer kaldırdım başımı

Yaktım sönmüş mumu tekrardan

Koyuldum yazmaya diyeceklerimi tek tek

Yanacağını bilsem de

Hem canımın hem yazdıklarımın...