Arkadaş, bazılarınız nasıl güzel normalleşiyorsunuz yahu. Nasıl uyduruk bir keder, nasıl göstermelik bir empati sizinkisi… Bazılarının öfkesi de üzüntüsü de o kadar gösteriş uğruna, o kadar öylesine ki… Hop! Bitti.


Oturduğun masayı, yediğini, içtiğini, kombinini… 14 şubat siksokunu kutladı bu insanlar ya, üstüne boy boy paylaşım yaptılar. Sahiden anlamakta zorlanıyorum. Hiçbir şey hissetmedin, hissedermiş gibi yaptın, eyvallah ama az biraz daha saygı duyamaz mıydın? Ben de kendimi gerçekçi diye tanımlarım, gelmiş saygıdan bahsediyorum, ne komik, ne yazık… Utanmaz mı hiç insan?

Kimse, kimsenin sahip olduğu yası, hissettiği kederi, öfkeyi, çaresizliği nasıl yaşayacağına karışamaz, dil uzatamaz, haddine de değildir.

Lakin düne kadar ‘dostlar alışverişte görsün’ şeklinde yaptığınız paylaşımları, dile getirdiğiniz sözleri, tepkileri, acıyı, kederi bu kadar hızlı bir şekilde geride bırakmış olmanız… Yalnızca mide bulandırıcı.

'Hayat devam ediyor’ söylemini duymaktan o kadar sıkıldım ki. Etmiyor hayat devam. Devam etmiyor hayat. Bazıları için birinin, birilerinin gidişiyle bitti o devam ettiğini düşündüğün hayat. Hayat devam edecek elbet lakin çok isterdim ettiği şekilde değil de başka, çok başka ya da yahu az da olsa biraz başka şekilde devam etseydi…

Senden yaşamak mahcubiyeti içinde olmanı istemedim ki. Beceremezdin zaten. Yalnız az da olsa sahici bir şekilde kalbin acımış olsun isterdim. Bir kez olsun inanmak isterdim bundan sonra farklı olacağına, artık olacağına, yalvarırım olacağına… 

Sakın yanlış anlama beni, sana değil lafım tabii ki, sana olur mu hiç, zaten sen gayet normal, gayet iyisin, sıkıntı bende, ben iyi değilim, yüreğinden öperim senin.