geçen bi şey görmüştüm. annesi oğluna alkolün ve esrarın zararlarından bahsederken onların nasıl da seni uyuşuk, tembel ve umursamaz yaptığını anlatıyordu. uyuşuk, tembel ve umursamaz.
bir başka şeyde ise freud'dan konu açmıştı. gençlerin hayatlarını mahveden üç şey falan diyor, duygusallık, farkındalık ve çok düşünmek.
bu iki üçlüye de sahibim. ee noldu simdi aminakoyayim. çok da düşünmüyorum ki artık. sadece telkinler. kendimin kendisine durmaksızın eleştirisi. değişim öncülüğü ve korkunun üzerine gitmek. kendini yıkmak. bunlardan bahsettik aminakoyayim ya. bi şey kalmadı. bundan, böyle umursamaz ve suskunum. bi şey kalmadı (geçmişten) ve bir şey gelmeyeceğini de biliyorum gelecekten. harbiden kaderini kendin yazmalısın. yine klişelere dönüyoruz. onlar kurtarıyor bizleri. doğrulanmış deneyimler sonucu ortaya çıkan özdeyişler sonuçta. sen de eninde sonunda onlara ulaşıyorsun ne kadar kaçıp özgünlük susuzluğunu gidermeye çalışsan bile. yine bir klişe: muhalafet değişmeden iktidar değişmez. sen iktidara ben geçeyim diyorsun daha kendine hayrın yok. ben de seni çağırıyorum yanıma daha kendime hayrım yok. insan önce değişmeli. 500. defa değişmeli evet... te allam.