Sıkılıyorum,
Esmezse rüzgar serince
Yüreğimin kızgınlığı soğumazsa
Ve durmazsa şu dünyanın dönüşü.
Sıkılıyorum,
Gece olmazsa gündüzün bitişi,
Atmazsa kaldırımlarda seken bir çocuk yüreği,
Ayak sesleri narin bir silüet -ıslık öttürüp korkusundan ve hayalet yalnızlığından sıyrılan-
Seken bir saksağan -şehrin ışıkları ardında, gölgesi yansıyan duvarlara-
Sıkılıyorum işte bunlardan.
Ne saçma!
Sıkılıyorum can parem,
Sebebi belki
Bir siren sesi,
Yankılanırken çarpık binaların
Eksik kiremitli çatılarında,
Sanki bir ihtiyarın dökük dişleri.
Yahut bir heyula,
Şehrin pis kokulu isinde
Ve de yerle gök arasında!
-Kim o?
-Heyula!
-Kim!
Hay aksi,
Çıkarırken anahtarları,
Hiç de para girmeyen cebimden,
Ter kokan gururum,
Pasaportunu rehin bırakmış
Bir yabancıyken yine kendi ruhuma,
Sıkılıyorum be adam!
Evet,
Sıkılıyorum...
Her bir adımımı sayıp
nefesimle akort ederken aklımı
Ve aşık rolüne bürünmüş kadınlarla,
Cilveleşirken kuytusuna sığmaya,
Tekrar ve tekrar incelikli bir işçilikle
Örerken yalan sepetini sürekli,
Islatırken onların kadınlığını
Ve uyandırırken erkekliğimi,
Ne yalan söyleyeyim,
Sıkılıyorum!
Taka tuka taka tuka
Seyreden bir balıkçı teknesi,
Ağları serpmiş sabırla inceden,
Sanki deniz üşümüş de
Üstünü örtermiş gibi;
Kısmet peşinde!
Balık olsam
İçime Nasıralıyı alsam,
Ağlara takılıp
Kısmet olsam,
Çıksam sudan, dile gelsem,
En çok çocuklar eğlenir.
Konuşan balık da neyin nesidir?
Taka tuka!
Sıkılıyorum yahu!
"Hecele yavrucuğum" diyen mürebbiyem
ki dolgun memeleri
İlk göz ağrısıdır
kasıklarımın,
Dikilse yine karşıma,
Üşenirsem namerdim,
İşte emriniz olur:
Sı- kı- lı-yo-rum.
Bir trenin mısralarında
İlerleyen göç katarıdır gönlüm,
ki gurubu takiben,
Gecenin peşinde sürekli,
Duyuyor musun bak
Sı kılı yor um
Sı kılı yor um
Sı...
Öf
öööfff!
Metaforları hayatın
İnsan zihninde,
Algıdan öte var mıdır
Varlığın cismi?
Yoksa varlığın
Sınırı mıdır ölüm?
Peki
sıkıcı
mıdır?
Sıkılıyorum dostlar
Değil elbet ölümden
Ya da yaşam denen celseden,
Kilisenin çanı
Dönmüşken imamın yanık sesine
Daha samimidir elbet
Korkar insanoğlu,
Korkarız yani...
Celse demişken;
Hesap defteri,
dolu güncesiyle
İnsan aklının.
Zavallı aklım!
Gülünesi doğrusu,
Emeklemek bile değil sürünürken
senin şu "uçuyorum" zannın!
Aman Tanrı'm,
Bu sensin;
bir kuşun kanadı,
Bir kelebeğin dokunuşu
Yer ve gök,
İlle de yedi denizin tuzu, kokusu
Velhasılıkelam
Nefesim ve nefesi cümle alemin
Hu deyü deyü,
Hu!
Hu!
Hu, ha!
Ha ha ha!
Zavallı ademoğlu,
Ve de Havva kızı!
Çaresiz ruhun hapsi bedenlerinizdir:
çürümüş,
yanmış
Veyahut fark etmez
Ummanların bağrında
Bir balık yemi!
Anlasana
Gerekmez sana cehennem
Zaten her gün yaşıyorken onu.
Sıkılıyorum ulan!
Görürüm,
Parmağını sallayıp
ne yapılacağını söyleyeni
Ve kibri taşıp
Gururla süsleneni,
Başına bir taç,
Sırtına devlet şalı;
Al sana sultan,
mahir
bilir her türlü yapılacağı.
Sonra sahibidir her şeyin,
Senin,
Onun,
Şunun,
Bunun
Ve nihayet mülkün!
Alt yazısında yazar sürekli:
Adalet,
Erdem, kanun, meşruiyet,
Ne idiği belirsiz halk,
Özgürlük,
Namus, ahlak, falan,
Yabancı dilde
bir "movie"dir yani şekerim!
Ve dahi riyakarlık sirkidir,
İster inan (ma-sessiz), ister inan!
Ve fakat tragedyalara son,
Kanun namına savulun ulan!
Çünkü
Sıkılıyorum!
Aşk mı dediniz?
Olabilir,
Belki de düşünmeli artık aşkı
Ki uzak dururum
Doğduğum günden beri;
Mecnun, Aslı, Mem u Romeo'nun kalbinde
Ve hatta dervişlerin devranında,
Heyuladan beterdir gölgesi!
Hatırlarım geçen,
Zannederim Zerdüşt'tü rastladığım,
Büyük şehrin lağım kokan köhnesinde.
Dedim, sen var mıydın?
Dedi "vardım, ta ki
aşık olana kadar!"
Giderken arkasından,
Dökerek ve saçarak bilgeliğini,
Bildiğin deli
Ve
bildiğin
ahmak
Ve fakat aşık!
O zaman önermesi eğlenceli geldi düşünürün,
Ve elbet deyişi değişikken:
"Aşığım, öyleyse varım"
Lakin sıkılıyorum cancağızım,
Siparişi yok ki meretin!
Misal
Aşk meşk pazarında,
Kilosu 5 sene ömürden!
Hımm, şu köşe tezgahtaki aşk
Verem garanti, yoksa kesindir iadesi!
Peki şu taze duran neyin nesi?
Yeni nesil bu,
Önce uçurur,
insanlığını unutturur,
ismi kazınır tenine,
On sene gider ömürden
Tedavisi de var yanında,
Merak buyurmayınız efendim,
Hepsi müesseseden!
Bir de en pahalısı başköşede,
Evlilik garantili,
Tutarı?
...
Sıkılıyorum ciğerimin köşesi
Yine de
kabul etmeli aşk en ilginci,
Zavallılık benimkisi!
Tik tak tik tak
Birtakım döngüsel rakamlardır artık zaman,
Deliyiz,
Zannımız ondur ki hükümdarıyız
akışın,
Aşkın hatırına olsun varsın!
Tik tak tik tak
Aşığım
Tik tiki de tak tak
Aşıksın
Tikidi de takıdı da tik tak
Aşık!
İşte!
Belki eğlenirim bir süre
Oyalayacak beni
Bu gülünesi tekerleme!
Tik tak tik...
Nedir?
Ölüm mü!
Öööffff!
Sıkılıyorum iki gözüm,
belki
Aşık olurum da
Sonra gelir
Her şeyin anahtarı
Cibiliyetsiz ölüm.
K-ADAM
2021-08-18T13:10:59+03:00Teşekkürler. Görüşünüz kıymetli...
H. Nihan
2021-08-18T12:48:08+03:00O kadar güzeldi ki bir an bile duraksamadan aktı gitti. Kaleminize sağlık.