Sizinde hayatınızda çözülmeyen sorunlar , size sürekli sıkıntı çıkaran insanlar , bir türlü sonunu getiremediği sorumluluklar var değil mi ? Bazen bittiğinizi düşündüğünüz anlar , düştüğünüzde kalkamayacağınızı sandığınız sallantılar ve bazende en kötüsünün hep sizi bulduğunu düşündüğünüz kabus gibi düşünceler...

  Okuduğunuz her cümlede evet dediğinizi duyuyor ve kalbinizin sızladığını hissediyorum.

  İşte tamda böyle düşündüğünüz anda gözlerinizi kapatın.Derin bir nefes alın.Ve gözlerinizi açın .Bakın bu bir kaç saniyede bile bütün yaşadıklarınız geride kaldı bile.

 Şimdi doğayı getirin gözünüzün önüne.Yazın yemyeşil yapraklarıyla gözümüzü şenlendiren, gönlümüzü rahatlatan ağaçlar...Sonbahar geldi mi önce sararır sonra tek tek dökülür yapraklar.Bu süreç bile bize renk cümbüşü yaşatır.Yerde ki kurumuş yaprakların cıtırtısı ayrı bir senfoni.Kışın bembeyaz dallar her telefonda bir kare fotoğraf olarak kalır. Ve ilkbaharın gelmesiyle her yeşeren dal umut olur kalbimizde.

 İnsanlarda böyle değil midir?Bazen sevinçleriyle yeşerir , bazen fırtınalarla sallanır , bazen yaprak döker.Ama yazın gelmesi gibi elbet bir gün çiçek açar gönüllerde.Her gecenin bir sabahı olduğu gibi.

 Yapmayın! Kendinize kötülük etmeyin.Yaşadığınız kötü anları büyütmeyin içinizde.Fırtınalara sebep olan insanlara yer vermeyin hayatınızda.Her hastalığın dermanı olacağına inanın.

 Yapın! Hemen silin aklınızda ki karmaşıklığı.Silkeleyin kendinizi.Giyinin, hazırlanın.Ama sadece kendiniz için...Ve atın kendinizi doğanın içine.Yürüyün.Ağaçları ve gökyüzünü izleyerek...Tüm güzellikleri içinize çekercesine nefes alın.Mutluluğa odaklanın.

Göreceksiniz yaşamak daha kolay olacak.