Kendi hakkında konuştun kendinle
hep bir iç ses dışından hep sayıklamak
ihtimallerden diğerine süzüldün ah
hazır köşelerle kavuştun ve duvarlarla
.
Son söz kaldı nasıllara düğümlediğin
öne çıkardığın halin sinikti hazırlamadan,
bir imge yüküdür dedin içimdeki resim
bir manzara, atılan kağıtlardır balkonlardan
.
Kalabalıkta birbirine giren gövden
sıkılınca yanık yanakların ve titremen
bir ihtimali başka bir ihtimale eklemen
hep suçlamaktandı başlangıçları,
tamiri mümküne uzak bir içi yarattın sonra
kapandın sonra reddettin sana gelmeleri
en derinde bir suçlu arayışı hakılılığın dardı
.
Her yeni günde kaldığı düne dönen
dünün eksiğine dünün parçalarına
bugün yerine haftalar sonrasına
şu an yerine seneler sonrasına
an denilen şeye öfkelenen kızan
sen sen sen sen sen, kendine zorba!