Akşam yakın, güneşe urgan!
Öyle birden gidince,
Başta Selçuk sonra Şirince...
Taş duvar,
Ayak sesleri koynunda köyün
Cılız bir nisan yağmuru
Bembeyaz düğün
Son vakte erince
Başta Selçuk sonra Şirince...
Yaşlı bir Arap
Köşede kahkülü kızıl kadın ve elinde şarap
Çemen boğmuş taşları
Ardına,
Kıvrımlı duvar biraz uzun ve ince
Bundan sonra Şirince...
Eskisi gibi sevilmez
Kızıl saçlı kadın ölünce!
(Alper Namal - Ateş Düşleri)