Gün doğarken, huzurlu bir yalnızlık dolar içime

Gri kalabalıklar ufka gömülüdür bu vakitte

Usulca dans eden bir demet ışın salınır gökyüzüne

Sükut ile paydaş elvan bitkilerin rayihasiyle

kanatlanır ruhum çocuksu bir yaşamak hevesiyle..


Sanki her aydınlık sema, aksidir taze bir baharın

Ve insan, şairi olmak ister bu eşsiz doğanın...


Lakin anlar tükenir ve karalar tüter paslı bacadan

Kesif bir sefalet sızar halkın çatlak damarından

İnsan ölürken daha çok yaşar, daha çok aşar kendini

O öyle bir azimdir ki, unutur bile düşünmeyi

Refah, safa, adalet ve güvenmek, trajikomik masaldır

Uçurum katlanır, gökyüzü kararır, yük ağırlaşır..


Sanki her karanlık sema, aksidir zalim bir ayazın

Ve insan, faili olmak ister bu çirkin dünyanın...