Bir kaosta büyümüş kadının dramına şahit oldunuz mu hiç?

Elinden tutulmamış, gölgesi olmayan ağaçlarda serinleyen bir kadının dramı bu. 


Annesiz büyüyen bir kadının hisleri olabildiniz mi hiç? 

Bir başına kalmış, yüzü gülmemiş bir kadının dramı bu. 


Orman yangınlarını kalbinde yaşayan bir kadının alevini gördünüz mü hiç? 

Yanmış, kül olmuş, su bulamamış bir kadının dramı bu. 


Kimsesiz bir kızın ailesi olabildiniz mi hiç? 

Annesini tanımamış, suçu doğmak olan bir kadının dramı bu. 


Söyleyecek tek bir kelamı olmayan kadını tanıdınız mı hiç? 

Kelamları kifayetsiz bırakan bir kadının dramı bu. 


Sizler, ey sizler! Ne sevgi bağışladınız ne saçımı okşadınız. 

Söyleyin şimdi, reva mı bu? 

Sokakların kadınıydım ben; caddeler, banklar, benim gibi sokağa atılmış hayvanlardı annem. 

Söyleyin, söyleyin! Sefa mı bu? 

Sarılmak istedim, ben de sevgi görmek istedim. Sizlerse taşladınız. 


Dedik ya bir kadının dramı bu, sizlerse bu dramın başrolünü oynadınız.