Sokakların da elbet bir ruhu vardır
Ve sokaklarda kalır nice canlar
Ruhlarından sıyrılmış bir biçimde
Yahut nice ruhlar hapsolur
Gecenin siyaha boyayıp
Hiçbir izlence bırakmadığı sokaklarda
Sokakların siyaha boyandığı
Ve körlük bilmecesinin oynandığı vakitler
Her sözcük küfür olarak çıkar insanın ağzından
Ve her küfür sokağın ruhuna karışır
Canların teker teker ruhlarını emerken
Sokak
Nice küfürler ile sislenir
Ve pis bir tat bırakır kentin her yanına
Bir şehrin rengi böylece paslanır
Ve bu pas her sokağın ruhundan geçer
Her sokağın ruhu hapseder bizi
Küfrün cinayetleştiği bir hikaye başlar
Sokakta başlayan her sıkışmada
Ve sokaklara hapis olan canlar
Canlı canlı birbirlerini yemeye başlarlar
Bu sokaklar ruhlarını aç bıraktıkça canların
Sokağın paslandırdığımız ruhu
Bir anda gecede hapis kaldığımız ruhumuza işler
Paslanırken ruhumuz
Tüm canlar ile açlık hissimizi büyütürüz
Böylece sokağın ruhuyla başlayan hayatımız
Sokağın bizi yamyamlaştırmasıyla
Son bulur
Yavaş yavaş
Ve tam da kendi ürünümüz olarak