Pencereme rüzgar uğrar
Savrulur dalları menekşelerin
Kırılır Cezayir menekşelerim
Buğusuna bir isim yazılı
Bağırmak ister pencerem, susar
Rüzgarın uğultusu bastırır sessizliği
Sesinde sarı yapraklar taşır
Kan tadı, barut kokusu
Yolcudur
Dolanmıştır Babil'i, Olimpos'u
Yorulmak ona uzak bir olgudur
İyi ve kötüdür rüzgar
Albatros'un yoldaşıdır
Bazen cani yangınlar taşır
Şimşekleri vardır, yıldırımları
Toprak kokusu yalnız ondadır
Balerinler gibi salınır
Hanım böceği gibi konar yakana
Sarılır boynuna, sırnaşır
Söndüren de odur alevi yakan da
Bazen gerçekler taşır içinde
Yedeğinde birçok yalanla birlikte
Ağaçları devirenken
Fitnecidir kunduzlar kadar
İki çiçeği kavuştururken
Arılar kadar çöpçatan
Çöllerdedir rüzgar
Okyanuslar ve kutuplarda
Kimsesiz kaldığın günün akşamı
Islık çalarak eşlik eder sana
En sevdiklerin sınırlanırken teninle
O durmaz dolar ciğerlerine
Merhametle başını okşar
Eğer tanrı varsa
Onun nefesidir rüzgar