baharın rayihasından akıp giden yollar,

şimdi ilk midir son mu yıllar?

orada bir yerde güneşler doğarken...


bir annedir belki yüzünden akan,

bir annedir kendini büyüten,

ve rüyalarında kaçacak bir yer,

bulamıyorsa dinini ve kendini,

o halde üzülmelidir acılarına.


ne saçma gündüz varken geceyi tercih edişim,

neden sorulardan kaçamıyorum,

neden kendimden kaçıp sığınamıyorum...

oysa ben karanlık düşüncelerde saklı değilim.

ben de ölülerle konuşuyorum şimdi içimden,

ölü bir şaire şiir yazışımdan bellidir belki de.


hangi duraklarda bekleyip görmeliyim hayatı,

gerçek yüzünü ve söylemeliyim gerçeğin ne olduğunu,

ruhumdan öte yol yoksa geride,

gittiğim yerlerin uçurum olduğunu gördüğümde.


uyuyamıyorsam bunun suçlusu sensin ey insan,

ruhumun peşinde süregelen birtakım değişiklikler,

titriyor şimdi ışıklar, gözlerim kamaşıyor,

gece yarıları uyanıp ağladığım yaşamak.


oysa ben,

ben ki hiçbir çabaya layık görmeden,

ölümü bekliyorum kendimden emin olmadan.

haykırıyor şiirler zihnimde,

büyüyor beyaz elbiseli adamlar...