Kapağı açık bırakılmış tükenmez kalem.
Artık yazamayacaksın. Hiç mürekkebin kalmadı. Bir kurşun kalem olmayı yeğlerdin sanıyorlar. Mevsimi geçip giden her çiçek gibi soldun. Seni kim unuttu? Kim ölümüne izin verdi? Bir suçlu bulmak iyi gelecek lakin bulamazsın. Çünkü sensin. Kapağını sen açtın. Kurumayı istedin. Biri seni bitirsin diye çok bekledin ama olmadı. Kimse yapmayınca kapağını açık bıraktın. Kurudun. İsmin tükenmezdi ama tükendin. Yazılan her satırda izlerin vardı, yazılanlar canını çok acıttı. Kimse nedenini sormadı ama ben biliyorum. Yargılayan, sevgisiz, kuruyup giden zamanın esiri olmamayı istedin. Ben de öyle. Karalanmış bir sayfanın devamı olmak istemedim. Tertemiz, bembeyaz bir sayfaya ihtiyacım vardı ama imkansızdı. Bir alev gerek şimdi. Kül olana kadar yanmalıyım. Bembeyaz bir sayfa için çok geç ama kül olmak için değil. İkimiz de kuruduk kalem, artık bir şey yazamayız. Bırakıp gidelim ses çıkarmadan. Yok oluşumuzu göremiyorlar. Ama biz eriyip bitmek üzereyiz. Son birkaç kül kaldık, gerisi mutluluğa kavuşma...