Dört duvar arasındayım 

Her yer zifiri karanlık

Gökyüzünü görsem 

Yıldızları tutacağım

Sağım solum kimsesiz

Hayaller görüyorum uzaklıkta


Eski çocuksu düşüncelerim geldi aklıma

Ellerim soğuktan çatlak

Burnum kıpkırmızı kesilmiş

Yüzündeki aydınlığa sığınıyorum

Her şeye rağmen sana gülmek 

Sana ağlamak annem 


Ne vakit büyüdüm ne vakit sardı beni

Amansız korkular

Derdim tasam insan olabilmek

Yetimin hakkını vermek

Arz ettim

Yiğitliğe boyun bükmez oldum

Bir baktım ellerimde kelepçe

Düştüm kara zindana


Ah anam ben değilim artık 

Kollarına sardığın o çocuk

Ben değilim yüreğinin üstünde

Pamuklara sardığın boncuk


Dört duvar soğuk dört duvar karanlık

Düşüncelerim duyarsız 

Düşüncelerim bir anlık

Deli olmaya ramak kaldı

Aklım perişan yüreğim cehennem

Ne olur sen de gitme artık


Sıkışmış toprak altında 

Fışkırmaya hazır su gibiyim

Dağıtacak nefretim 

Ters düz edecek hasretim

Parçalanıp dağılacak etim

Bırak beni ölmek yaşamak

Fark etmez artık

Terazisi şaşmış düzenim


Bir anda durulup çarşaf gibi serilmek istiyorum

Ölü bedenim yüzükoyun yatırılsın

Özgür ruhum kanatlansın

Deyin ki bu dünyada murat almadı

Durdurun zamanı artık anlamı kalmadı


Selam ederim ay deniz yakamoz

Selam ederim kavgalarımın şehri

Selam olsun gökyüzü 

Selam sana ey baba