Sonsuz ufuk çizgisine aşıktım bir zamanlar,
Baktıkça bana "nispet yapıyor" derdim,
Bu kadar davetkâr olunca özgürlük,
Dalgalar da başladı tahrik etmeye,
Yüreğim çalkalandı,
Bir ileri, iki geri,
Bir baktım dolmuşum,
İçimde devrim sonrası bir dans,
Bir müzikal,
Yeterince murâdım olmayınca,
Bir baktım ki,
Gönlümün yelkeni varmış,
Rüzgâra binecektim Süleyman gibi,
Sonra ver elini "Katıksız Özgürlük"...
Fırtına ektim bol bol,
Dalga sesine sevgimden.
Birden kaygı bastı yüreğimi,
Acaba çok seversem,
Kaybeder miyim dalgaları diye,
Onun içinde,
Onunla birlikte,
Kaybolmak varken.
Daha bulunmayı bilmeyen ben,
Kaybolmayı düşler oldum,
Uçsuz bucaksız,
Tuzlu su tarlalarında,
Üstüne ektiğim rüzgâr gülleri,
Fırtına oldu daha güneş görmeden!