Belirsizliğimin kanadını saran sarmaşıklardan kurtulmaya çalıştıkça daha çok kapıldığımı hissettim. Aslında sarmaşıklardan kurtulsam bile sonum kaçınılmazdı. Önümde, dibi yakın ama zemini sivri uçlu kayalarla süslenmiş bir uçurum vardı. Arafta kalan bedenim çaresizce çırpınırken aklım olanlara bir anlam vermeye çalıştı. Neden burada ve bu halde olduğumu artık umursamamaya başlarken bir ayağımı uçurumdan sarkıtarak yüksekliğin tadına baktım. Gözlerimi kapatıp sarmaşıkların bana sarılmasına izin verdim. Bu ilk ve son vazgeçişim, birinin beni duyamayacağını bildiğimden dolayı kopardığım ilk vaveylaydı. Sarmaşıkların acı tadı ağzımda yayılırken ruhumu serbest bıraktım.
Her ruh… Özgür olmayı hak ederdi.
Afel
2021-08-07T22:34:10+03:00Böyle düşünmeniz beni mutlu etti, teşekkür ederim (:
Smr
2021-08-07T21:24:22+03:00Aklınızda bir hikaye var mıydı bilmiyorum ama bu kısa öykü bir romanın giriş bölümü olarak merak uyandırıcı ve çarpıcı olabilecek potansiyele sahip. Bu girişin arkasından gelecek psikolojik bir kurguya hayır demezdim.
Afel
2021-08-07T20:49:22+03:00Eleştirileriniz için teşekkür ederim:)
Kadir Yılmaz
2021-08-07T20:20:29+03:00Emeğinize sağlık, öncelikle arabesk hüzün bir yerden sonra yazarken insanı yorar bence. Anlatımınızda tempo, ritim olmasa da parlak. Daha uzun öykülerinizde metin kendini açacaktır . Yazıyla kalmak dileğiyle:)