Kendi başına olduğunu söyler gibi evren, başının çaresine bakabilmesi için güçlenmesini ister gibi. Hiçbir zaman yardım etmeyeceğini, hiçbir istediğini vermeyeceğini anlatır gibi. İlhamını yitirmiş, gösterişini yitiren tanrılarıyla beraber. Çocuk yaşta okuduğu kitabın ilk hikayesiyle zenginleşen bakış açısına hala sahip olabilen biri çıkmayınca, umudunu da yitirmiş. Bazen ışıklara güvenip işini karanlıkta yapmak istemiyor, ışığın yansıtıcı gücü bir karanlık hissettiriyor; bulunduğu yerdeki parlak dolap kapaklarında, arkasından geçen biri var gibi. Korkmayınca bu sefer neden korkmadığını düşünüp, ışığa güvenmeyi bırakıyor. Anlatacağı birinin bile olmamasından, hiçbir şey anlam ifade etmiyor. a