Durma beni sevdiğini söyle

Hüzün gözlerini teğet geçip

Girsin yeryüzü karanlığına

Durma ilk ölüm fermanım değil


Dağların, ağaç vermeyen toprakların

Kızıllığın yurdu olmuş çehremi

Sulayıp duruyordu sözlerin

İlla ki yeşerecekse

Gözlerini bağışla


Ey bırakılıp terk edilip pişmanlıkları ile yaşanılan düşler

Nasıl bir dirayet bu

Geçmeyeceğimiz her sokağın taşlarını sırtladık


Durma, geri durma dudakların söylesin

İkrar et kirpiklerinin arasındaki nefreti

Hayat elbet savuracaktır ölümü düşleyenleri

Durma savur küllerimi


Göğsüm sancıyorsa tüketilen sevdalar ardından

Kafamı kaldırıp bir ah çekmeliyim

Haykıra haykıra söylerken adını

Uykularımı bölen özleminse

Durma çağır tüm ölümlerimi huzuruna

Adımı anmadın sayıyorum artık