Bir vakitler ruhumda yanan bir ateş vardı,

Zamanın sonsuz döngüsünde titreyen bir kıvılcım gibi.

Her adımda bir serap görürdüm,

Kaderin dolambaçlı yollarında açılan gizli kapılar.Şimdi o ateş kül oldu, savruldu boşluğa,

Hayallerim birer birer yitip gitti unutulmuş rüzgârlarda.

Ruhumun derinliklerinde yankılanan bir feryat,

Vazgeçmek, sanki yüreğe saplanan bir hançer.Bir bahar sabahı çiçek açmayı beklerken,

Zamansız gelen kışta soldu umutlarım.

Bir düş gibi eriyip kayboldu ellerimde,

Geride bıraktığım sadece sessizlik, sadece yokluk.Duygusal bir enkazın içinde küllerimden doğsam da,

Hâlâ hayatın damarlarında akan bir inancım var.

Gizli bir savaşçı gibi, nefes nefese kalsa da umudum,

Bir gün o kaybolan hayaller yeniden can bulacak, belki sonsuzlukta.