Zamanla anlayacaksın beni
Belki ben anlamsız bir kelimeyim
Bununla yüzleşeceğim aynada
İki ayna var hep elimde
Birini sana doğrulturken diğeri parçalanıyor
Aynalarda silahımız oluyor bazen
Vurulurken, vurduğumuz bir şey gibi
Bugün çekiç gibi eziyor beni
Hayata asılı bir tabloyum her gün
Eskiyor boyalarım ama duvar da dökük zaten
Her türlü kurtarıyorum yani
Her türlü iyisiyim kötünün
Her iyinin biraz hayali müze bekçiliği
Sen en çok neyi sergiliyorsun?
İnsan en çok sakladıklarından
Gizini mi kaybetmekten korkar artık
Bir daha bulamamaktan mı izini
Kim istiyor ki şak diye bulunmayı
İlk fark edilenler çabuk ölür
Kim veriyor peki ölümsüzlüğü
Simdi bir masal olsa
Eminim ikimiz farklı uyurduk
Kalkınca bir bütün etmezdi hatıralar
Eminim iki bile etmiyorduk tavlada
Koltuklarımız doluydu, bizse hep ayakta
Neyi bekliyorduk ki şikayet edelim
Baş başa kalınca susuyoruz
Bazen huzurla bazen mecburuz buna
Bir doğrunun sonuna konunmuş nokta
Fazla gürültü çıkarıyor
Birazdan kovulacak gibiyiz
Eminim eğlenirdik kovulsak
Üzülsen teselli ederdim ben seni
Sen de severdin sanırım
Bundan hiç emin olamadım
Kendimi tanıdığımdan beri.