birdenbire ayak sesleriyle irkildi gökyüzüne
bakar durur kendini bilmez tavrı ile
sebepsiz yere
bir nefes ve gidip gelme arasında
geçmişi gelecekle takas eder, darısı başına
siyah beyaz film şeridi geçer tıpkı zamanın yarısında
parlayan zümrüt tekeli gözleri jilet biçer bıçkın Kemal anısına
müphem düşlerin spazmı bitmek bilmeyen kargaşa
ve ben ki;
düşlerini düş yapan o sersefil dünyana tumanı geçirip dikiş atan bi terziyi
tam on dört kesikle
nasıl geri döndüreyim?
ihtara bilendik
asa vurup kurbağaya çeviren çekiç damarlarımda
esneyen ve tıkalı stentine
kanaat notu önderinde tutuklu mahmur hâline...