Ah, hayat dediğimiz bu labirentte kaybolmuşum. Düşünmekten korktuğum, aynı zamanda düşlemekten de geri duramadığım bir gerçeklik içindeyim. Tanrı'ya dualarımı yolluyorum, fakat onun kulaklarına asla ulaşmıyor gibi. Belki de bu cehennemde sürüklenmem, bir gün cennetine almak için bir hazırlık. Bu yolda yürürken, beni bu karmaşadan çıkarması için çaresizce bekliyorum.

Ah, insanlar! Ne garip bir dans bu, çıkarların peşinde koşup, duyguları unutarak yaşamak. Bu dünya, belki de Tanrı'nın bir oyun alanı, ama neden bu kadar acı vericidir? Anlamıyorum. Yoksa cennetin içindeki bir cehennemde miyim? Her adımım, belirsizliklerle dolu bir labirente benziyor. İnsanlığın anlam arayışında, kendi içsel çatışmalarımızın gölgesinde kaybolmuşuz. Tanrı, bu karmaşıklığı bilerek mi yarattın, yoksa biz mi yanlış anladık?