7 ay bitti.

Babam...

Geri gelmedi.

Aylar süren hastalığı boyunca

Gece her ayağa kalkışında,

evlatlarının veya eşinin üstünü kontrol etti.

Eğer üstleri açıksa

örttü.


Hastalığı konuşamayacak kadar ilerlediğinde bile gözlerinde gördüğüm şeyin adıydı

merhamet...


Sonra bir temmuz günü.

Gün,

doğmadı.

Gece,

sabaha dönmedi.

Ben,

o gün anladım her gecenin bir sabahı olmadığını.

Güneş,

doğduğu halde nasıl kapkaranlık kaldığını.

Aslında,

her sabahın aydınlık yarınları işaret etmediğini,

o gün,

idrak ettim.


Sonra,

aynı gün öğle vakti,

ben,

babamın üstünü,

örttüm,

son kez.


7 ay bitti.

Geçenlerde Avrupa yakasına geçtim.

Bir gece yarısı dönerken,

tam köprünün üstünde aklıma geldi.

Okuduğu okulu gördüm, hüngür hüngür ağladım.


Yine haykırıyor kalbim bak,

Senin oğlun olmak,

bu hayatta en çok gurur duyduğum şey baba

ve hep öyle kalacak.

Tam vaktini kestiremesem de

bir gün seninle Tanrı Dağları'nın eteğinde

buluşmak üzere.