Belleğim de kalıntılar
Toprak seni yüceltmemiş günahkar adam
Ok gibi saplanmış ellerin mücevherlerime
Hovarda yaşa bundan sonra
Hangi kadın bakar sana
Aldanma bu bakışlarıma
Yalanı yaşatıyorum senin koynunda
Velhasıl biriktiriyorum seni iki büklüm kalmış fırtınamda
Aşıksan yok değilim dersin bu kumarda
Bir Leyla gibi tutuşmuşsa gözlerin çirkin bir evlat yarat ahlaksızlığın devri olan bu alemin sürgün duvarlarında
Yürekten oku yedi şartımı
Panzehirim hazır mı ?
Sayıkla çizelgelerimi kadının avuçlarında
Posterlerimde bıçaktan olma kanlar
Hepsi galip insanlığıma
Biçare yorulmuş bilesin
Terk et bir odalı cephanemi
Bak hiç bu kadar güzel olmamıştı gökyüzünün Mavi Tanrısı
Alacak mı bizi yanına ?
Sevecek mi acep ?
Bu kaçıncı sorudur?
Sevebilmiş mi eserlerini?
Hançer bağlamış boynuma
Ceza eylemiş tenime
Mahşerde hesap verecek
Elçilerin kapanacak ayaklarıma
Daim günahkar benim diyecek Tanrı'nın Kudreti
Özür dileyecek benden affetmeyeceğim! Kaçıncıdır bu ?
Neden sormaz beni günümü gün etti mi?
Cezası eylesin tövbemi
Al beni yanına mümkünse kefensiz göm!
Tutsak et beni cezam kudretindir
Fikrim esirindir bedenim kilitlidir sözlerine
Yâr olayım sana
Eşgalini bağışla bana
Muhtacım anlasana
isyankâr ruhum fitne istiyor senin kullarından
Bu nedir böyle
Bu kaçıncı
Bitmeyecek mi ?
Sonu yok mu bu oyunun
Nedir benden istediğin
Cennetin cehennemin senin olsun
Toprağın kollarına bırak beni
Sade uyuyayım karanlığın mizacında
Yanımda eş zamanlı çocuk katilleri
Önümde peçeli kadınların yırtılmış dudakları
Bu kaçıncı esir
Yegane tesellim başıma gelmemiş çaresiz güzelliğin
Ferah ismini taşıyor asil benliğin
Ben gidiyorum Mavi Tanrı
Siyah Tanrı'nın bana ihtiyacı var
Seni ileteceğim ona belki sevecek
Belki kin dokuyacak ruhuna
Eminim ki o bir canavar
Sevemeyecek seni