İnsanların sözlerinde duyuyorum seni, bir de pop up reklamlarda. Varlığının parçalarıyla ulaşıyorsun bana .Seni hissedebiliyorum, kendimi alıp ihtimallerin arasına attığımda sana güveniyorum.
Otobüsteki kadın söylemişti ‘Kızım Allah yolcunun yanındadır, ona emanet edersin kendini. Sen duanı et o seni duyar‘ ama ben dua bilmiyordum ,fatihanın ilk kaç satırı hariç, secdeye alışık elini kalbime koymuştu ‘sen kalbinden konuş kalbin dili yoktur, o gülerek bakan yüzün onun katında en büyük sevap’
Bu yüzden mi beni bu kadar seviyorsun? Gülen yüzümden ve hep yolda olan ayaklarımdan dolayı mı. Tanrı bile olsan sadece sana güveniyor oluşum seni tatmin ediyordur belki. Sen,ben ve benim aracılımla dokunduğun insanlar. Ah seni ne kadar da ciddiye alıyorlar, saygı duvarlarıyla uzaklaşıyorlar senden. Bana şımarık olmayı öğrettin, büyüdükçe çocuklaştırdın üzgünüm ben o saygı duvarlarını kuramam. Sırnaşıkça yanaşıyorum sana tok bir kedi gibi, aç kediler fazla yılışırlar saygının tuğlası olmasa da adı olmalı, eteklerinde dolanıp bana hayatı uzatmanı bekliyorum. Ne kitabını bilirim ne de kuralını ben sadece senin eline güvenen bir sokak kedisi.