Apollon tapınağında bir akşamüstü

Tanrıların sofrasına oturdum

yıldızlarla dolu gökyüzünün altında

denizin kıyı ile raksını seyrederken

Maria için yazdığım şiirleri onlara okudum.


"yay gibi kaşları var" dediğim zaman

Afrodit'in göz yaşları kadehime döküldü

Zeus'un yüreğinden bir şimşek çaktı veArtemis'in elindeki ok ikiye bölündü.


Apollon, altın lirde parmaklarını gezdirdi

Ayın suya yansıyan aksinde Maria için

yazdığım şiirin dizeleri belirdi.


Poseidon, gözleriyle denize bir şeyler söyledi

Deniz, dalgalar ile ay gibi ışıyan mısraları soframıza getirdi

Afrodit kederlendi,

Dionisos, ruhundan akıttığı şarapla

kadehleri yeniledi

Ve Apollon, yıldızların arasına yükseldi.


Oradan, tüm evrene Maria için yazdığım mısraları okudu

Zeus, rengârenk şimşekler çaktı

Poseidon kıyılara yemyeşil deniz yıldızları

bıraktı

Hades yer altından daha derine, ruhunun içine düştü

Şiir bitince gökyüzünden soframıza ay gibi ışıyan güller döküldü.


O güllerden birini tuttum Ares'e uzattım

Athena'nın şarabına ayın kalbinden kopan gülü bıraktım

şaşırdılar, duygulandılar

aynı anda karar verip

Dünyadaki bütün savaşları sonlandırdılar.


Mısralar tanrıların damarlarında dolanmaya devam ediyordu ki

Birden Hermes'in eli yüreğime değdi

ve ardından saniyeler içinde beni Tartaros'a indirdi.


Orada, prangalı, gözleri karanlığa düğümlenmiş,

kalplerinin olduğu yerde şimşek izleri

olan titanlar, insanlar gördüm

Dokuz gün dokuz gece beklemeden

Maria için yazdığım şiiri her birinin pas tutmuş umutlarının ortasına gömdüm.


Birden Hermes'in gözleri ay gibi ışıldadı

Beni tekrar yeryüzüne, Tanrıların sofrasına çıkardı.

Gökyüzünde yemyeşil yıldızlar,

Havada gül kokulu bir yel,

Ve sofranın baş köşesinde Maria vardı


Şaşırdım, irkildim

Zeus, "Masumiyet Tanrıçası Maria" diyince

Kutsal testideki şarabı bir dikişte bitirdim.

Apollon'un Lirini ellerime alıp,

Gözlerimi Maria'nın yıldızlar gibi parlayan gözlerine iliştirildim.


Sonra yüreğimi avuçlarımın arasına alıp

Maria'nın güneşi öpen dudaklarıyla içtiği kadehin içine serpiştirdim..

Derin bir iç çektim

Tanrılar sofrasına bedenimi serdim

Son kez Maria'nın yüzüne bakarak,

"Ah Maria..."dedim.

Sentinus'un kollarında, yıldızlarla dolu gökyüzünün altında

Tanrıların kederli bakışları arasında

son nefesimi verdim.