Herkes birbirine yardım etmeli.


Kulağa çok ütopik geliyor ancak takım çalışması olmadan bu hayatta hiçbir şey olmayacağı barizdir. En iyi takım kazanır. Bunun böyle olduğunu bilsek de bir şeyler ters gelir kulağa. Uygulaması zor olduğu içindir belki de.


Uygulamaya başladığında insan bu kuralı, şunu fark eder; hiçbir karı yok. Kısıtlı zamanını harcıyor ve hiçbir geri dönüş olmuyor.


Bu insana tüm çabası ortak bir kapta birikiyor ve sen de herkes gibi kazanıyorsun tüm birikim senin de oluyor aslında derse birisi bahsi geçen insan bir dolandırıcı ile karşı karışıya olduğunu düşünmeye başlar. Çünkü hayat ona göstermiştir ki her zaman birileri kurnazca davranıp her şeyi alır. Geriye boşa giden çaba ve insan kaplayan büyük bir üzüntü kalır. Kendisi neden akıllı davranmamıştı. Bir dahaki sefere kimseye kanmamaya and içer.


Bu deneyimler insan gösterir ki en iyisi sen yoluna ben yoluma. Ben elimden geleni yapar ve kendimi korursam benden iyisi yok. Kim ne yaparsa yapsın kimseyle işim yok. Ancak birkaç saniye sonra birilerine işi düşer. Klasik bir doğa kanunudur; her şey her şeye muhtaçtır.


İnsan istemeye istemeye birlik olmak zorundadır yoksa hayatta kalamaz. Aşçıya, terziye, şoföre muhtaçtır ve kendisi de sisteminin içinde bir yer bulmalıdır ki diğerlerine aldığı hizmet karşılığında hizmet edebilsin.


Tüm bunlar karşısında bu tek kurala uyum sağlamak en makulu geliyor ancak buna bir kişinin değil tüm insanlığın uyması gerekiyor. Öyleyse tüm insanlık nasıl hem fikir olabilir?