hayatın saçma sapan akışında akıllı olmakla deli olmak arasındaki ince bir çizgide oluşan her şeyin mantıklı bir kararla sonuçlanmasını ve bu kararın sonunda da pişman olduğum ne varsa beni bulan şayet bu hayatın oluştuğu zamandaki hasretten ve uzuvlarıma kadar hissettiğim acıdan ne kadar mahrum, ne kadar bedbahtsam o kadar yalnızlığı içimde içselleştirmiş ve bununla da övünmediğim takdirde yerimi sorguladığım anların birinde çıkagelen birilerine bunları anlatıp durduğum ufacık ateşlerin içinde yanan insanların birtakım sorunlarına tekabül eden yaşamak.