sırtımı taşımayı g’öze almış bir Hirâ’dan

karasöğütler ve akmayan nehirler sustum

Âşıktım

hâzin ve genç

küheylan yelesi değmemiş yüzünü

yokuşlardan şehrinin en uzağına koştum




hafiflet bizi

Firdevs'ten esen

rahmet müjdesi rüzgâr

kanamı tutan sığırcık duası

ve adıyla es-Selâm



derdi getirişim sessizliği bulamıyor(’un)

sanışlarımla kuruyor kelâm

kalemlerin sivri bir kurşun bahrî

.kuşlar.soldur.dalıma.yor.



kırıkların döküştüğü 

bir gecenin

döşünde

dördünde

derin

ve

kıyısız

bir evsizlik hali

Rûzigâr...


tamıtamınaüçnokta

ne;noksan.ben:fazla.



âşk

yüzünden

daha bir kırlangıç

başka bir yorgun bugün

ve sen ertesine çalan kızıl

derdim güzümden

daha bir kül

bugün



şehrin de bir sırtı var imiş çevirdiği

astığı bir yüzü

sensonrası yağmurlara



derdi götürüşüm sensizliği bulamıyor(’un)

kanışlarımla yağıyor kelâm

kurşunların kör bir kalem bahrî

.güller.uçur.göğsüme.sol.




Çivi çiviyi sökmüyor canım

sade ve yalnız

yerini genişletiyor berisiyle ötesinin

İç çekişli kelimeler sağanağında

çekicin çiviyi sorduğu yok


Çek içine âhı 

Çık yola 

Çivinin çiviyi soracağı yok

Ölümün soracağı gülü





belimi doğrultamazsam 

ben de

ben de

kazananlardan sayılır mıyım ya Resûlullah




biliyorsun ya

Hâlid 

o tepeyi hiç terk etmedi

okçular gitti dünya gitti imtihan gitti de

Hâlid terk etmedi hiç

ne imtihandan sonra

ne kıtâldan evvel



ne duydum ki ne diyeyim senden

hiç duymadın da neler söyledin benden

bir gülgeçti ki Mirzâbey

en hüznî gülleri bir bir tuttu

bir oddeğmez ki Serâbe

haykıramadıklarımı gözler yuttu



hepsi kaçarken duydum ben

okçular koştu da dünyaya

Hâlid

o tepeyi 

terk etmedi hiç

ne imtihandan evvel

ne kıtâldan sonra






anam babam sana feda

söyle bir defa

yine tekrar et üç kere

belimi doğrultamazsam

ve oyamazsam tebessümler çehreme

omzuma rayihândan gülkuşları bağlar mısın ya Resûlullah

biraz sallanır

-zerkaî.seyfinde.leylin-

sonra

sonra ey Allah'ın Resûlü

alıp Süleyman'ın atlarıyla tozan yüzümü

Hâlid’e koşardım

derdim ki

Ey Aziz ve Hakîm'in Kılıcı

bilen ve doğrul

uykusunda işte herkes

koşmamız gereken bir yer var

yetişmemiz gereken bir yer

ikimizin


ama ben çok yorgunum

ve Hâlid o tepede ya Resûlullah




belimi doğrultmayan dûnya

karaltsa da bizim olanı ve olacağı

sırtımla kâlbin

Safâ ile Merve arasında

karartsa da

toprağa kan düşen sekiz

ve

hüznüyusf gitmezliğini


daraltıp feyruzu

dağılsa da semâvât



bildim ya Resûlullah

-yoluna canlar feda-

ben çok dağılmışım

lâ-kin

Hâlid

o tepeyi

terk etmeyecek hiç

...




Mirza Şâmil.

Haziran’24







kuşlar.açtır.dalıma.y,özüme.b,ak

derdi getirişim sessizliği..

derdi götürüşüm sensizliği..

...



Lâyüsel-den 

Lâsuâl-e

Koşmak istedim o gece

Mevzi Cebelü’r-rumât

Ve o dalgın tebessüm üzre

.




güller ve kelimelerim

kuşlar ve canım feda sana

söyle

son bir defa

ve istemem tekrar


belimi doğrultamazsam..

ben de..


ben de

sevinenlerden sayılır mıyım ya Resûlullah

?..



...