Hiç bilmediğim bir yerdeyim. Evimmiş meğer. İçimde bir telaş var. Hazırlanmaya çalışıyorum. Ne giyeceğimi, saçlarımı nasıl yapacağımı bilemeden odamın aralığından girdi içeri. Yüzünde bir gülümseme vardı. Oysa kapıda onu biri karşılayacaktı. Biraz yürüdü, sonra onu salona aldılar. Ben yine aynaya döndüm, saçlarıma bağlamaya çalıştığım saç bandını fırlattım bir köşeye. Üzerimdeki beyaz örgü bluzu sevdim. Altıma ona uygun bir şey aradım. Zihnimden ‘bu ikinci gelişi, bu sefer bir yere götüreceğim onu’ diye geçiyor. Ve aptal saatim çalıyor, uyanıyorum.