GALATA KULESİ


6 Haziran 1973

Pırıl pırıl bir yaz günüydü

Aydınlıktı, güzeldi dünya

Bir adam düştü o gün Galata Kulesi’nden

Kendini bir anda bıraktı boşluğa

Ömrünün baharında

Bütün umutlarıyla birlikte

Paramparça oldu.

Bir adam düştü Galata Kulesi’nden

Bu adam benim oğlumdu.


Gencecikti Vedat

Işıl ışıldı gözleri

İçi bütün insanlar için sevgiyle doluydu

Çıktı apansız o dönülmez yolculuğa

Kendini bir anda bıraktı boşluğa

Söndü güneş, karardı yeryüzü bütün

Zaman durdu.

Bir adam düştü Galata Kulesi’nden

Bu adam benim oğlumdu


“Açarken ufkunda güller alevden”

Çıktı, her günkü gibi gülerek evden

Kimseye belli etmedi içindeki yangını

Yürüdü, kendinden emin

Sonsuzluğa doğru.

Galata Kulesi’nde bekliyordu ecel

Bir fincan kahve, bir kadeh konyak

Ölüm yolcusunun son arzusu buydu

Bir adam düştü Galata Kulesi’nden

Bu adam benim oğlumdu.


Küçücüktü bir zaman,

Kucağıma alır ninniler söylerdim ona

“Uyu oğlum, uyu oğlum, ninni”

Bir daha uyanmamak üzere uyudu Vedat.


6 Haziran 1973

Galata Kulesi’nden bir adam attı kendini

Bu nankör insanlara

Bu kalleş dünyaya inat

Şimdi yine bir ninni söylüyorum ona

“Uyan oğlum, uyan oğlum, uyan Vedat”...