Her makalede olduğu gibi, konunun daha anlaşılır olmasını sağlamak adına bazı tanımlamalar ile başlamanın yararlı olacağı kanısındayım. Konu hakkında okumuş olduğum yabancı kaynaklı birkaç dergi ve makalenin de çevirisi ile aktarım sağlıyor olacağım.


Sosyopat nedir?

Sosyopat, antisosyal kişilik bozukluğu (ASKB) olan birini tanımlamak için kullanılan bir terimdir. ASKB’li kişiler başkalarının duygularını anlayamazlar. Sık sık kurallara aykırı davranırlar veya sebep oldukları zarardan dolayı kendilerini suçlu hissetmeden dürtüsel kararlar alırlar. ASKB’li kişiler ayrıca arkadaşları, aile üyelerini, iş arkadaşlarını ve hatta yabancıları kontrol etmek için “zihin oyunları” kullanabilirler. Ayrıca karizmatik veya çekici olarak algılanabilirler.



Birisine sosyopat nasıl teşhis edilir?

ASKB, kalıcı olumsuz davranışlarla karakterize bir kişilik bozuklukları kategorisinin bir parçasıdır.


Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı'nın (DSM-5)* yeni baskısı, ASKB’li bir kişinin sürekli olarak başkalarının duygularına veya insan haklarının ihlallerine saygı göstermediğini söylüyor. ASKB’li kişiler bu davranışlara sahip olduklarının farkında olmayabilirler. Tüm yaşamlarını teşhis koymadan yaşayabilirler. ASKB tanısı almak için birisinin 18 yaşından büyük olması gerekir.


Davranışları aşağıdaki yedi özelliğin en az üçünü göstermelidir:

  1. Sosyal normlara veya yasalara uymaz. Sürekli olarak yasaları çiğner veya sosyal sınırları aşar.
  2. Yalanlar, sahte kimlikler veya takma adlar kullanır, başkalarını aldatır ve başkalarını kişisel kazanç için kullanır.
  3. Uzun vadeli plan yapmaz. Ayrıca sonuçları düşünmeden de davranırlar.
  4. Agresif veya ağırlaştırılmış davranış gösterir. Sürekli olarak kavga ederler veya başkalarına fiziksel olarak zarar verirler.
  5. Kendi güvenliğini veya başkalarının güvenliğini dikkate almaz.
  6. Kişisel veya mesleki sorumlulukları takip etmez. Bu, tekrar tekrar işe geç kalmayı veya zamanında fatura ödememeyi içerebilir.
  7. Başkalarına zarar verdiği veya kötü muamele ettiği için suçluluk duymaz veya pişmanlık duymaz.


ASKB’nin diğer olası semptomları şunları içerebilir:

  • Başkalarının hayatına duygu veya özen göstermeyerek “soğuk” olmak
  • Başkalarını manipüle etmek için mizah, zeka veya karizma kullanma
  • Üstünlük duygusu ve güçlü, değişmez görüşler
  • Hatalardan ders almamak
  • Olumlu dostluklar ve ilişkiler sürdürmemek
  • Başkalarını korkutup tehdit ederek kontrol etmeye çalışmak
  • Sık sık hukuki sorunlar yaşamak, cezai sonuçlarla karşılaşmak, kendileri veya başkalarını risk altına sokacak davranışlarda bulunmak
  • İntihar ile tehdit etmek
  • Uyuşturucu, alkol veya diğer maddelere bağımlı hale gelmek (1)


ÜN

Genellikle iyi, üstün bir niteliğiyle herkesçe çok iyi bilinip tanınma durumu olarak tanımlanan ün; sanat, bilim, politika gibi pek çok alanda ekmeği yenilen bir olgu. Üne paralel olarak yükselen ekonomik seviye ve iyileşen refah düzeyi beraberinde sosyal ve kültürel değişikliği de getirir. Belli noktada erişilen bu zirve, ünlü iktisatçı Daniel Bernoulli’nin değindiği gibi doyum noktasına ulaşıp aştıktan sonra artığa sebep olur ve bu artık kişinin ruhunda ve sosyal ilişkilerinde tepkilere sebep olabilmektedir.

Edinilen bu refah seviyesinin daha da üzerine çıkma isteği ve yetersiz hissetme dürtüsü kişide anksiyete bozuklukları, narsisistik özellikler ve bireyler arası ilişkilerinde sosyopatlığa meyilli davranışların gözlemlenebildiğini gösterir. Çevresindeki düşük gelirli veya aşağı statülerdeki insanları aşağı görme, duygularını yok sayma, onlara karşı agresif ve tepeden bakıcı bir üslup sergileme yaygınlaşabilir. Bu da sosyopatlığın ilk evresi olarak kendisinin hissettirmeye başlar. İşin kötü yanı, sosyopat kişi bunun farkında değildir ve sosyal ilişkisini günden güne baltalamaya devam eder.


Peki sosyopati ne kadar yaygındır?

Sosyopatinin yaygınlığının tespiti, semptomları ve kaynakları sebebiyle zor yapılabilmektedir. ASKB, psikiyatri kliniklerinin %3’ü ile %30’u arasında görülmektedir. 2002 tarihli bir literatür taramasında erkek mahkumların %47’sinin ve kadın mahkumlarının %21’inin bu rahatsızlığa sahip olduğu bulunmuştur. (2)


Avukat ve terapist Bill Eddy’nin Psychology Today’de yazdığı yazısına göre, 2001 ve 2005 yılları arasında, Ulusal Sağlık Enstitüleri (NIH), Amerika Birleşik Devletleri’ndeki kişilik bozukluklarının yaygınlığı konusunda yapılmış en büyük çalışmayı finanse etmiştir. Yaş, gelir, cinsiyet ve bölge dahil olmak üzere ABD yetişkin nüfusunu rastgele temsil edecek şekilde seçilen yaklaşık 35.000 kişi ile yapılandırılmış görüşmeler yapıldı. Bu çalışma, genel popülasyonun %6,2'sinin narsisistik kişilik bozukluğu (NKB) kriterlerini, %3,7'sinin ASKB kriterlerini (%5,5 erkek ve %1,9 kadın) karşılayacağını bulmuştur.(3)



Ömer TURGUT

17.5.2020, Bursa


— — —

Referanslar:

* Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (DSM–5) — https://www.psychiatry.org/psychiatrists/practice/dsm

(1) https://www.healthline.com/health/mental-health/sociopath#diagnosis-and-symptoms

(2) http://libidodergisi.com/sosyopat-nedir-isaretler-ve-davranislar/

(3) https://www.psychologytoday.com/intl/blog/5-types-people-who-can-ruin-your-life/201804/are-narcissists-and-sociopaths-increasing

Görsel Kaynak: https://images.app.goo.gl/AaVbTYSqsAwEQG9s9