Beyaz uzanıyor geceyarısının kalanına

Gömülüyor tüm yıllar beyazlığın altına

Lütufla parıldıyor görkemli sessizlikte

Donup bakakalır, sokak lambalarına

Pencereden, şeffaflığı görmek adına

Buzlu cam, soğuk kahve sade benliğimle

Uykuya dalarım masum bir esnemeyle

Sıcaklığı hissederim gün doğduğunda

Pervazımın soyuk boyaları arkasından

Güzel bir günde akan garip bir çağlayan

Gibi ışıltı, bulutlar ve karlar arasından

Gün başlar şarap ve gül alınır ardından

Hafif esintili havada, yazdığın dünyanda

Manzarayı seyrederek yitirmek gerek

Günlerimiz kısalıyor, gecelerimiz soğuk

Hayat ağırca yavaşlıyor sadeyi severek

Kar şehirlerimi süslüyor, solmak gerek

Gün batımı yüksek, vücutlarımız alçak

Yine şubat oldu bak, yaşlanmak gerek