Üşüyorum. Gözlerim kapalı, soğuk toprak üzerinde yürüyorum. Taşlar, dikenler batıyor ve börtü böcek sürtünüyor ayağıma. Yırtıyor derimi her çizik. Ve her çizik iz bırakıyor görülmese de. Ve yırtıklardan kan sızıyor adım attıkça. Kan karışıyor adımlarıma, dokunduğum yerlere ve börtü böceğe. Durmuyorum, devam ediyorum yürümeye. Yalancı bir bahar havası var. Oysa ben gerçek bir yağmur yağsın istiyorum. Bazen hafif bir rüzgâr esiyor. Açılan kesikler acıyor, sızlıyor. Yılmıyorum, devam ediyorum. Durmak yok, sürüklemek zorunda bu bedeni ayaklarım. Varacak bir liman bulana dek... Kalmamış olsa da inancımız limanlara… Ve de ufukta gözükmese bile herhangi bir liman. Ta ki ölüm denen uçurumdan düşene dek…