Hayatlarımızın her anı sonsuz defa tekrar ediyorsa, yerinden kıpırdayamayan bir heykel gibi sonsuzluğa sabitlenmişiz demektir. Bu, insanı dehşete düşürecek bir fikir olsa gerek. Sonsuzlukta asılı kalmaya devam ettiğimiz bir gerçeklikte her attığımız adım beraberinde dayanılmaz sorumluluklar getirir. Bir şeyin kendini sürekli tekrar etme düşüncesi taşıması en ağır cezadır insan için. Ben de bu döngünün içinde kendimi tekrar ediyordum. Uzam ancak bir kaza biçiminde var olur. Duygular ve arzuların uzamda havada kalmasıyla sonsuzluk düşüncesi birleşince, insan büyük bir haz duymaya başlar. Kendini yiyen yılan misali arzu ve duygularımız bu denklemde bizi bitmek bilmeyen acıların içine sürükler. İnsan hayatta olduğunu acı çektiği anlarda hisseden bir varlıktır. Her hissedilen ve tadılan tutku bir halkaya dönüşür ve ruhumuza takılır. Bu halkalar zamanla ve insan iradesinin kıtlığından olacak ki büyük bir zincir haline gelerek ruhumuzu sarmaya başlar. İşte o zaman ağırlığı mı yoksa hafifliği mi tercih ederiz sorusu gelir aklımıza. Kalp taşıması ağır bir organdır; insanlar kalplerinde taşıyamadıkları şeyleri pişmanlıklara çevirir ve bu sefer bir prangaya sahip olur. Özgürlük, ruhu saran zincir ve prangalardan kurtulup hafif olmaktır aslında; lakin kişinin acı çekmeye olan derin tutkusu onu hafiflikten alıkoyar. Bazen hayatlarımızın bir döneminde ağırlıklardan kurtulmak istemeyiz. Bazı acılar bizim birer parçamıza dönüşür ve hayalet bir uzuv misali onu taşımaya devam ederiz. İnsan ruhunu protez edebilseydik, şüphesiz bir sürü parçamız olurdu. Korkularım, kaygılarım, acılarım ve hazlarım için özenle taşırdım bu parçaları. Ne yapmalıyız peki? Varolmanın dayanılmaz ağırlığından kurtulabilmek için. Aslında sorunun bir cevabı yok; Varolma eylemi peşinde beklenmedik hadiseleri getirir ve bilinmez bir spiralde karşımıza en ağır acılarla en hafif mutlulukları çıkartır. Kendi zincirlerimizi seçmekte özgür olduğumuz bu hayatta yegâne bize kalan şey, taşımakta olduğumuz ağırlıkların yarattığı sancılardır.
Uzam ancak bir kaza biçiminde var olur
Yayınlandı