Bir yol var, yürüyoruz.

Uzun uzun yıllar gidiyoruz.

Arada bir tökezliyoruz, düşüyoruz.

Kalkıp, devam ediyoruz.

Bazen bunalıyoruz.

Ters yönde yürüyoruz.

Bazen olduğumuz yerde duruyoruz.

Krallar görüyoruz

Altlarında kırmızı halı.

Bilmiyoruz ki bu yürümenin sonu nereye varmalı.

Avız ama avlıyoruz.

Bazen avcıyız, ama avlanıyoruz.

Saraylar, köyler aşıyoruz.

Zamana karşı savaşıyoruz.

Dikenler batıyor ayaklarımıza.

Biz ayaklarımızı bırakıp yürüyoruz.

Bazı bazı koşuyoruz.

Tıkanıp duruyoruz.

Yokuş aşağı geldi mi yuvarlanıyoruz.

Bazen bir vinç bulup kendimize çektiriyoruz.

En nihayetinde ölüyoruz.

Yol nereye varıyor, görmeden.