sesini duyacak kimse olmayınca neden konuşur insan 

kendime aynı sözleri başka kelimelerle söylüyorum 

kalbim duyguda tekrara düşüyor 

Artık içimden gelmiyor kalabalıklarda yalnız kalmak

Sessizce sırayı beklemek,

saati izlemek.

Boğazımdaki düğümle barıştım, bir ilmek de ben atıyorum.

Artık uçları soyulmuş kırmızı ojeler beni üzmüyor 

Soğumuş kahvemin dibini içerken ekşitmiyorum yüzümü

ilk defa vapura binmiş ayakkabısı simli çocuklar var 

ben de sizdenim demiyorum, göz kırpmıyorum

"Kırışık gömlek, bağlanmamış kravat, belki işin ilk günü, çocukları okuldan almak gerek" 

İnsan tahlil etmek,

his araklamak,

hikaye bulmak istemiyorum.

Telefonda kavga ediyor birisi telefonda kavga edilmez demiyorum

göz göze değmeden söylenen hiçbir sözün geçerliliği yoktur demiyorum 

Geçer gider, akar durur, hayat doğasını yapar demiyorum 

Akıl vermiyorum, omuz olmuyorum 

yol bitiyor ben bir köşede ilmekleri birbirine geçiriyorum