Boynum üşüyor gerçekten,
görünüşüme takık değilim
ve beni kabul etmeniz için
başımda toz bulutu taşıyamam
serince yağacak bu efillik,
caddelerin birinde gece sarısı
ve hava uğultulu,
mor biraz
Biri gelecek belli ki gece yarısı
beklenen boğazlıyan kaymakamı belki
Belki sıradan bir aşk umudu köşebaşı
Ne fark eder beklemekse seslenen,
yetişmek kadar ürkütücü olmamak
güzel eder nakışı
erkeklerse iğne acısıyla yürür
Parmağında hep bir diyaliz sargısı
başında tıkırdıyan beyaz ve çam
ve Varna'da durduğunda tren
ıhlamur keskini bir şeyler duyarsın
Sana yaban değil bu coğrafya
bu yağmur, bu toprak
bir şeyler var biliyorsun
cebinde arıyorsun takvimi
bir köstekli saat yahut tütün
ne kadar eski olabilir sararınca
biliyorsun,
istasyonda toz kalkar yağınca
yoğundur, yorgun...
Yüreklerimiz tozlu neylersin
Sarmaşık sardı treni
İşte geldi:
verdiğini geri almak vakti