mutsuzluğumun tozunu bıraktım o yerde

manalı vaveyla bu bedende 

önceleri sanardım sümbüller ceplerimde 

gökyüzü yüzümde güz gibi 

sessizliğe santim santim ilerleyen günlerin

muazzamlığını yitirmesi gibi 

hevesimdeki casus bir adım daha yakın artık

lakin bir umuda kelepçelenen kendim 

bir vakit sonra kan ağlarsa gözlerim 

ve zehir zemberek sözcükler 

benimle yaşar aidiyetsiz düşler  

birbirini kovalar akrep ve yelkovan 

bundan mütevellit yıpranmış, eski zamanım 

kendime karşı durmak 

bir varoluşun ağır sancısı artık 

hayatın tuzaklarında dans ederken 

zincirlerim de durur hâlâ

ve en nihayetinde 

veda eder vaveyla