Vedalaş artık!
Yorgunluklarından…
Umarsızca koşturup durduğun!
Kızgınlıklarından…
Biri görsün diye çırpınışlarından!
Kırgınlıklarından…
Kendi kendine sardığın yaralarından!
Göz yaşlarından…
Asla geri gelmeyecek olanlara yaktığın ağıtlardan…
Vedalaş artık!
Biçimsiz düşüncelerin hoyratlığından
Enkazın altında kalmış
Ve hatta ezilmiş etinin ağırlığından.
Sen hep severek uğurladın
Tüm gidenleri…
Kimse kalmak istemedi!
Mıh gibi mesela,
Olmadılar…
Vedalaş artık!
Sımsıkı sarıldığın mücadelelerin
Gevşek sitemleriyle…
Vedalaş artık!
Azıcık sevince bembeyaz çiçekler açan
Zilli bir kaktüsüm oldu
Arkamda bırakamadığım…
Onu da aldım!
Arada bir yüzüme gülüyor diye…
Vedalaşıyorum artık!
Geride kalanlarla…