uzaklara yürüyeceğim canımdan can yükümü bir kağıda gömüp
uzakları bir asır yaşam bileceğim son kez sözlerinin yuvasını öpüp
ve kimse
sen de dahil
bilmeyecek başımı nereye bahşettiğimi
ay da duracak bana baktığın yerde
kan da
zaman da
hepsi son bulacak mezar taşımda
aşımın zehri
günümün gölgesi
ısrarcı rüzgar
hepsi bu son mektup ile
bir duvarın dibinde
damarlarımda devriye gezen ışığınla
kapanacak bir daha açılmamak
bir daha ölememek üzre
cünkü bizi biz yapan bizden uzakta bir sevda idi
uzun yolların karanlığında bir buz gibi ah
eridi
bu devenin dizlerinde bin yıllık hasretin
bir anlık umudun yıkılışından kalma
ekilmiş kuraklar var
ne deniz bilir
ne nehir, ne göl
yüreği sırtına kazınmış bir sözdür
söz sana
"gökte akmer
yerde çöl"
seni o sahilin esintisinde bırakıyor şimdi hafızam
her şeyi bitirenin doğduğu gün
başladığı zamanmış
vedaya bir soluk kalınca anladı mektubum
en zoru hatıram
öldüren en güzel yarammış
hepsinden ve hiçbirinden ötede duran
sapasağlam düşlerin
ışığın ve gülüşün
ne yazık, ağlasak beraber faydasız
yıkıntılara bulanmış
sana bensiz düşleri ikram eden
bana seni hayal ettiren aymış.
olsun.
Matemi Ziyan
2022-08-14T14:21:39+03:00Teşekkür ederim ✌