Ne insanlar tanıdım, seneler sonra yine görüştüğüm, aynı kalmış bütün kişiliğiyle değişmemiş hiç, sonra yaşadığım hayata geri döndüm buradakilerde değişmiyor, her gün aynı hikaye ilk anlatılanla, kişilikte öyle. Nedir bu korkunuz değişime? İnsan kendini devamlı değiştirmezse, neye yarar geçen zaman? Aynı insan olacaksak hep, niye bir canımız var? Bu konu kafamda bambaşka bir yere de bağlandı bir anıyla ama müstehcen kaçar buraya, yine de bu değişim isteğini hem cinsiyetsel hemde merak'a dayalı olduğunu düşünüyorum. Bir insan ne kadar rutin davranışından çıkıp acaba bunu yapsam ne olur diye merak ederek değiştirebilir döngüsünü, ve değiştirir bir davranışla bütün kişiliğini ve körü körüne sahiplendiği ahlak hırkasını. Etik değeri her davranışta kendini belli eden bir şeydir, çocukluğu bıraktıkça etik doğrularınız değişir. Bunun aynı zamanda cinsiyetsel olmasının sebebi tabii ki hormonal, bu türün yöneliminin binbir çeşidi de olsa maalesef 2 cinsiyeti var ve anlayış ve algılayışları birbirinden tamamen farklı işlemekte, o yüzden erkekler etik doğrularını bir kere belirleyip ona göre yaşabilirken merak içindeki kadınlar ayda 4 kere kişilik değiştirirler. Sık sık derim cinsine sıçtığım cinsine çeker.