ölüm içimde büyüyen bir yaradır.
çünkü yaşıyorum
çünkü biliyorum kanımın aktığının
farkındayım, cuma günlerindeki iç daralmalarının
arkadaşlarla oturmanın ve aslında bu biraz kendinle oturamayışın
sen de farkındasın
bu işlek trafiklerin
hiç susmayan iş makinelerinin
gölgelenen kuş seslerinin.
kendini toprağa gömmek istiyorsun.
kendini öldürmek istiyorsun.
çünkü toprağı yok saydın
çünkü ayakların en son kuma değeli 9 ay geçti
çünkü ellerin bir karıncanın yürüyüşündeki ağırlığı kaldıramadı.
silkeledin.
sen neyi silkeliyordun?
hayatı kendinden mi?
sen hayatı da silkeleyemezsin.
kaçtığın tuvalet molaları sendeki yabancılaşmayı,
sendeki mutsuzluğu,
sendeki umutsuzluğu...
aradın, zaman tükeniyor.
aramayı bıraktın.
çünkü ölmeden önce yapman gereken harika şeyler olmalıydı.
amaçların senin önüne öylesine geçmeliydi,
sen ölmek istemeliydin.
sen bir araç olmalıydın.
sürekli gülümsemeliydin
biraz yorgun olsan çok güçsüzdün
bu kadar da olur muydu?
hem zaten senin genlerinde depresiflik yok muydu?
içindeki ölme isteği sen doğduğunda başlamamış mıydı?
seni buna inandırdılar
seni öyle çok kandırdılar ki.
seni öyle çok kullandılar ki.
biraz hakkını aradığında çıkık diyorlardı sana, komünist, anarşist, satanist.
biraz tanrıyı sorguladın
böyle şeyler sorgulanır mıydı?
hem zaten sen küçücüktün
neden böylesine büyük...büyük...büyük...
sen nesin biliyor musun?
sen bir kuşsun
sen ilkbaharda açmış, sonbaharda ölecek olan bir yeşilliksin sadece.
senin şu kırmızılığın olmasa,
içinde taşıdığın sevgin olmasa,
her şeyin parayla alınamayacağını içten içe bilişin olmasa,
bu köy tereyağının, balının, ekmeğinin tadı
neden hala damağında?
Tutku Silahtar
2023-04-08T16:21:57+03:00Çok güzeldi... Kaleminize sağlık 🖤
hilâl
2023-04-08T13:58:00+03:00çokça beğendim, kaç kere okudum sayamadım bile. kaleminize sağlık. :))))