Fakat önemli değil kaçıncı kişi ağzından duyduğumuz yalın 

mayhoşluğunda hep ekşiye yakın tadı 

tutukluğun, yutkunsak da geçmeyeceği boğazımızdan 

çıkardığımız geriye tonlarca eski kuru 

lokmaların, bizi yıllardır öğürten saçmalığına bir dur

levhasını, hem de kocaman harflerle asıyorsak ki 

boynumuza da satılık diye geçirip dolaşmıştık 

anlayın, o zaman ikinci buluşmamızın olmayacağını, 

sadece hoşça kal diyebiliriz, o kadar. 


Geriye tonla ağır bir koku 

yıldırmayan evlerin süreğen sokak düzeni

üç yüz altmış derece dağ, 

gökyüzüne ermiyor aklım.