Şubatın serin rüzgarı, sanki Temmuzun sıcak esintisini getirdiğinde, içimde bir karışıklık başladı. Kırık dökük hislerimle, bu unutulmuş kışın içinde yalnızca bir yabancıyım. Suçlama hissi gelip geçiyor, ama bu burukluk içimdeki donmuş vadiler gibi çözülmüyor. Dünyaya, aileme, hatta kendi içime dair duyguları anlatmanın zorluğu, kelime denizinde kaybolmuş gemiler gibi. Ruhumun derinliklerinde bir sızı var, sanki sonsuzluğa doğru uzanacakmış gibi hissediyorum bazen. Ne yaşadık da bu acılarla dolu bu hale geldik, merak içindeyim. Belki de yakında anlatabilirim, belki de sadece sessizce içimde taşıyacağım.