“Şair Bey” dedi

Şuramda, atamadığım bir mısra 

İmdâd eyle.


Çok geçmedi,

-köklerinde-

Devrildi

Salkımları söğüt


Gövdesi dağlanan gençlik hevesiyle

Gülüşler hep bi’ gri

Kızıl çıkması gibi mermersiz maî göğün

Bir yüzün bir yüzde bilendiği

Bakışlarda takılı

Kaçışlarda umarsız kaldı

ömür


Sen sandım

Senden sonrasını

Bulut arkası neşelerin

Hüzne kesikliği

-Metanol sürgünü karanfil-


Eylülüm

Bana turuncun gerek

Baharsızsam şimdi

Pencerem pervazsız

Serçeler sedasız

Bana biraz

Bana çokça

Bana hep mi sen gerek?


Bundandır

-bu yollarda-

Yangın’yor her eylül..


İçim tütmese

Biçim görmese de

Bizi

Eylül’23