Duygular, duygularımız ne de zorluyor bizi değil mi? Bir boşluğu doldurması gerekirken kendi içinde daha büyük bir boşluk yaratıyor. Mutluluk, sevinç, hüzün, keder birbirlerinin yerini almayı ne de severler. Biri bir boşluğu doldurur diğeri hop kardeşim bir dakika der yok öyle rahat rahat takılmak. Hayatın tuzu biberiyim der hüzün mutluluğa. Şöyle çekil bi' kenara. Yavaş yavaş yerleşir acelesi yoktur hüznün. Mutluluk öyle mi, masumdur geçerken uğrayan sevdiğin bir misafir. Çat kapı gelir çoğu zaman, tadı damağında kalır ama hoştur. Bu anları unutmamalı insan. En son ne zaman çok mutlu oldunuz bunu kendinize sormalısınız. Yoksa acelesi olmayan hüzün iyiden iyiye yerleşir içinize. Kendinize yabancı hissettirir size. Aradığınız şeyi bulamazsınız. Anılarınızı tozlu raflara kaldırır. Misafir geldiği yerde ev sahibi olur. Farkına varmazsiniz. Kabullenirsiniz. Aşmak zorlaşır.