Karanlığın da aydınlığın da kendi içinde olduğunu anladığında hafîfliyor omuzların. Bir kuş gibi süzülüyorsun, diyârdan diyâra.

Gözlerini kapadığında başlıyor kâbûsların fakat serin rüyaların da...

Mevsim kış iken yanıyor, yaz iken üşüyorsun. Hayâtın ellerinden tutuyorsun. Sımsıkı değil eğreti. Çünkü sımsıkı tuttuğun her şeyin, ellerini ve rûhunu parçalayışını ezberledin. 

Ezberlemek istediğin gül kokulu şiirler var artık. Gözlerinin b'aktığı her yerde, bir mısra cân buluyor.

Yaşıyorsun, aşıyorsun yokuşları.

Elbet iyileşir, gönlün yaralı kuşları...